
Filmin bir tarihçi açısından eleştirilmesi gereken yönleri de var. Mesela surlara sancağı dikmesi dışında tamamen meçhulümüz olan Ulubatlı Hasan karakterine başrol oynatılması, Akşemseddin'in sanki misafir oyuncu gibi geç bir saatte sahneye çıkması, Fatih ile Konstantin'in surların dışında karşı karşıya getirilmesi, bir vezirin sadrazama "Dilerim padişah kellenizi vurdurur" demesi ve sadrazamın buna ses çıkaramayışı (ki bu skandal derecesinde bir hatadır) ilk akla gelenlerden. Tabii Fatih'in surların önünde ordusuna namaz kıldırması diye bir şeyin de gerçekle ilgisi yok. Tabii her tarihî filmde eleştirilecek noktalar bulunabilir. Ancak ben Fetih 1453'ün bütün bu defoların ötesinde fetih olayını başarılı bir prodüksiyonla buluşturan ilk film olduğunu söyleyebilirim. Bundan sonra fethin mesajının filmleştirilmesi gelebilir ama oraya varmak için alacağımız daha çok mesafe var.
Mustafa Armağan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder